Browsing by Subject "Yunanistan"

Now showing 1 - 17 of 17

Restricted
1923 Türkiye-Yunanistan nüfus mübadelesinin Samsun’daki etkileri
(Bilkent University, 2022) Cura, Ege; Fındık, Liya; Güney, Murathan; Şahin, Numan
Lozan Antlaşması'na ek olarak yapılan sözleşme uyarınca kararlaştırılan 1923 mübadelesi iki ülke arasında antlaşmalar dolayısıyla gerçekleşmiş tarihteki ilk ve tek zorunlu göç örneğidir. Mübadele sırasında insanların ve değerli eşyaların taşınması sırasında çıkan problemler dolayısıyla salgınlar, mal kayıpları ve ölümler yaşanmıştır. Samsun, 22668 mübadile ev sahipliği yaparak en çok göç almış şehirler arasındadır. Önceki dönemlerde iş gücünü kaybetmiş Samsun’a mübadiller ve farklı bölgelerden mültecilerin akın etmesi şehirde ekonomik ve demografik problemlere sebep olmuştur. Bundan dolayı Samsun yerlilerinin göçmenlere ön yargısı oluşmuş ve mübadillerin yerleşmesine engel olmak amacıyla bölgede mal dağıtımı konusunda usulsüzlükler yapılmıştır. Zorunlu göçün getirdiği tüm bu zorluklara rağmen mübadiller kendini yabancı olarak görmemiş ve yerleştikleri dönemden bu yana Samsun’a uyum sağlamışlardır. Günümüzde mübadiller ile Samsun yerlileri uyum içerisinde yaşıyor olsa da mübadiller birbirlerine hep düşkün olmuş ve genellikle aynı bölgelere yerleşerek birbirlerine destek olmaya devam etmişlerdir.
Restricted
Batı Trakya göçmeni Prof. Dr. Halit Eren'in hikâyesi
(Bilkent University, 2023) Altınkaya, Melissa; Kabaağaç, Melih; Tezbaşar, Zeynep; Keçe, Doğa; Durkun, Cansu
Bu makale, 1969 yılında Batı Trakya'dan Türkiye'ye göç eden seçkin bir tarih profesörü olan Halit Eren'in hayatına derinlemesine bir bakış sunacaktır. Gümülcine'deki erken yıllarına odaklanarak, Halit Eren'in hayatını şekillendiren kültürel, sosyal ve eğitimsel unsurları ortaya koyacaktır. Makale daha sonra, göç sürecinin karmaşık ayrıntılarına dalıp, bu hayati dönemi belirleyen zorlukları, kararları ve deneyimleri keşfedecektir. Ayrıca, Halit Eren'in göç sonrası yaşamına dair iç perspektifler sunarak, akademik katkılarına ve yolculuğunun akademik çabalarını ve kişisel gelişimini nasıl etkilediğine dikkat çekilecektir. Ardından Halit Eren'in sosyal yaşamına ve Türkiye'deki nüanslı adaptasyon sürecine odaklanarak, onun göç sonrası yeni toplumsal ve akademik zeminde nasıl yol aldığını ve entegre olduğunu anlamamıza olanak sağlanacaktır.
Restricted
Çatışmalar arasında bir ada: Kıbrıs
(Bilkent University, 2022) Türkoğlu, Kaan; Dilli, Emir Şahin; Öner, Pelin; Ekinci, İlkay; Balaban, Hüseyin Emre
19.yüzyıl itibariyle Osmanlı’nın hakimiyetini kaybettiği Kıbrıs adası İngiltere’nin yönetimine girdi. Fakat ada halkının önemli bir çoğunluğunu oluşturan Rumlar tarafından Kıbrıs’ın Yunanistan hakimiyeti altına girmesi isteniyordu. Bu durumun üzerine Rumlar İngiltere ile diplomatik yollarla anlaşmayı denediler. İstekleri yerine getirilmediğinde ise Kıbrıs’ı tamamen bir Yunan adası yapma hedefiyle çeşitli yollara başvurdular. İngiltere’ye karşı kurulan ancak sonrasında Kıbrıs’ta yaşayan Türk halkını hedef alan terör örgütlerine karşı gerek İngiltere’nin gerekse Türkiye’nin müdahalesi sonucunda Kıbrıs’ta çatışmalar baş gösterdi. Kıbrıslı Rumların Türklere karşı olan saldırgan tutumları sebebiyle Türk ve Rum kesimleri arasında yıllar sürecek olan çatışmaların temeli atılmış oldu. Kıbrıs Türklerinin Güney kesimden Kuzey kesime göç etmelerine neden olan Kanlı Noel Saldırısı’nın 1963’te patlak vermesiyle birlikte Kıbrıs’ın kaderi kesin olarak değişti. Türklerin Güney’den Kuzey’e zorunlu göçü ve Rumların sürdürdüğü saldırgan tutum sebebiyle yıllar süren şiddetli çatışmalar Kıbrıslı Türklerin yaşantısını bütünüyle değiştirdi. Kıbrıs olayları dönemin gazete haberlerinin de işaret ettiği üzere dünya siyasetinde de büyük bir etki bıraktı. Özellikle Türkiye’nin dış politikasını birçok açıdan şekillendirdi.
Restricted
Girit Adası'ndan yaşanan göçün Osmaniye Mahallesi üzerindeki etkileri
(Bilkent University, 2020) Karaca, Alperen; Başaran, Orhan; Akman, Seren; Artukmaç, Zeynep Su; Polat, Begüm Ela
Girit Adası'nda homojen bir halk bulunmaması, "Büyük Devletler'in" izlemiş olduğu politikalar ve Yunanistan'ın "Megali İdea" nasyonalist düşüncesi tarafından körüklenen bu isyanlar Girit'in tarihinde önemli rol oynadı. 1897 yılında özerkleşen ve 1908 yılında Yunanistan'a bağlanan Girit Adası'nda çıkan bu isyanlar sonucu oluşan sorunlar adadaki Müslüman Türk halkın göç etmesine sebep oldu. Osmaniye Mahallesi, Girit Adası'ndan gelen göçmenler için 1901 yılında Sultan II. Abdülhamit'in emriyle kuruldu. Bu çalışmada, Girit Türklerinin göç döneminde ve sonrasında yaşadığı süreç, Osmaniye Mahallesi üzerinden, Başaran ailesinin anılarından yararlanılarak anlatılmıştır.
Restricted
Gümülcine’den Bursa’ya bir girişimcilik hikayesi: Sebahattin Şekerci
(Bilkent University, 2023) Karlı, Başak; Kurmalı, Ece; Tuna, İpek Naz; Keşanlı, Ayşe Nur; Erdem, Nuray
Bu makalede, 1957 yılında ailesiyle birlikte Yunanistan’ın Gümülcine ilçesinden Türkiye’ye göç eden, Sebahattin Şekerci’nin hayatı ve girişimcilik hikayesi konu alınmıştır. Araştırma kapsamında Batı Trakya Türklerini göçe iten faktörler, Sebahattin Şekerci’nin göç süreci ve göçmen olarak Türkiye’deki hayatı incelenmiştir. Bununla birlikte 1970-1980 döneminde Türkiye’nin sosyo-kültürel ve ekonomik yapısı çerçevesinde Sebahattin Şekerci’nin göçmen girişimci olarak iş hayatına atılması ele alınmıştır. Ayrıca bu çalışmada, Has Asansör şirketinin kurucusu olan Sebahattin Şekerci’nin göç sürecinde yaşadığı zorluklara, göçmenliğin girişimcilik üzerindeki etkisine ışık tutulmuştur.
Restricted
Güneş ve Çoban aileleri perspektifinde Girit mübadelesi ve Side mahallesi incelemesi
(Bilkent University, 2023) Kılıç, Emirhan; Yiğit, Emir Taha; Karacalı, Yusuf; Tavus, Muhammet Ümit; Altun, Egemen
19. yüzyıl itibariyle toprak kayıplarnın yaşandığı Osmanlı Devleti’ndeki siyasi ve sosyo-politik değişim beraberinde Girit’e göç hareketlerini getirmiştir. 1897 Türk-Yunan Savaşı’yla başlayan, 1923 Lozan Görüşmelerinde karara bağlanan mübadeleye kadarki süreçte çoğu Türk, Girit Adası’nı terk etmiş, Side gibi yerleşim yerlerinin kuruluşuna öncüsü Anadoluya göç süreci başlamıştır. Çalışmada, göçlerin temelindeki Girit’teki sosyal atmosfer, 1923 mübadelesi ve önceki göçler, Giritli göçmenlerin yerleştirildikleri yerlerde yaşadıkları sosyal deneyim ve bu deneyimlerin Side özelinde ne şekilde tezahür ettiği üzerinde durulmaktadır.
Open Access
Heybeliada Ruhban Okulu'nun yeniden açılması
(Ankara Üniversitesi Türk İnkılap Tarihi Enstitüsü, 2008) Yalçın, Emrullah
Ortodokslar arasında teolojik konular, kurallar ve ibadet şekli açısından birlik sağlamak amacıyla 1 Ekim 1844'te Patrikhaneye bağlı olarak hizmete açılan Heybeliada Ruhban Okulu, Osmanlı İmparatorluğu ve Türkiye Cumhuriyeti dönemlerinde Fener Rum Patrikhanesinin, diğer bağlı metropolitlikler ve kiliselerin din adamı ihtiyacını karşılamıştır. 1971 yılında özel üniversitelere "devlet denetiminde olma" şartını getiren Anayasa Mahkemesinin kararına uymak istemeyen Patrikhane, Heybeliada Ruhban Okulu'nun Teoloji Bölümünü kapatmayı tercih ederek, 1971-1972 öğretim yılından itibaren Heybeliada Özel Rum Erkek Lisesi olarak faaliyetlerini sürdürmüştür. Devlet, düzenleyici kurum olma vasfından hareketle eğitim öğretim faaliyetlerinin devlet gözetiminde ve denetiminde yapılmasına karar vermiştir. Devlet denetiminin Patrikhane tarafından kabul edilmemesi nedeniyle, Heybeliada Ruhban Okulu şimdiye kadar açılamamıştır. Patrikhane aslında, kendisine has bir ayrıcalık talep ederek okulun kendi denetiminde, yabancı öğrenci ve öğretmen kabul edecek şekilde yeniden açılmasını istemektedir. Patrikhanenin Ekümeniklik iddialarıyla da örtüşen bu istek, Türkiye Cumhuriyeti yasalarına olduğu gibi Lozan Antlaşması 'nin ruhuna ve uluslararası diğer sözleşmelere aykırı bir imtiyaz talebi niteliğindedir. Türkiye, Ruhban Okulu konusunda laiklik, eşitlik ve Lozan'da belirtilen "karşılıklılık" ilkesi ve Türkiye Cumhuriyeti kanunları çerçevesinde hareket etmektedir. Heybeliada Ruhban Okulu 'nun yeniden açılması meselesi, Patrikhanenin girişimleri nedeniyle Türkiye'nin iç meselesi olmaktan çıkarak uluslararası alanda tartışılmaya başlanmış ve Türkiye üzerine çok boyutlu baskılara dönüşmüştür. Özellikle Türkiye'nin AB'ye giriş sürecinde, AB kriterleri olarak dayatılan Heybeliada Ruhban Okulu'nun açılmasına müsaade edilmesi durumunda, diğer dinî okulların açılmasına da örnek teşkil edeceği, bu durumun laik Türkiye açısından sonradan çözülemeyecek bir çok sorunu beraberinde getireceği muhakkaktır. Bu nedenle; çözüm arayışlarında tarihî gerçeklerin göz ardı edilmemesi gerekmektedir.
Open Access
II. Meşrutiyet döneminde Fener Rum Ortodoks Patrikhanesi'nin siyasi faaliyetleri
(Türk İnkılap Tarihi Enstitüsü, 2010) Yalçın, Emrullah
Osmanlı'nın Bizans'tan devraldığı bir kurum olan Patrikhane'nin, İmparatorluğun yükselme ve duraklama dönemlerinde "millet sistemi" esasına dayanan siyaseti gereği bazı yetkilerle donatılarak Rum tebaa üzerinde etkinleştirildiğini görmekteyiz. İmparatorluğun gerileme ve yeni Türk Devleti'nin Milli Mücadele dönemlerinde milliyetçilik akımlarından etkilenen ve dış güçlerin desteğini de alan Patrikhane; Megali İdea için çok önemli bir dönüm noktası olan Yunanistan'ın bağımsız bir devlet olma düşüncesini hayata geçirmiş, kurulduğu günden I. Dünya Savaşı'nin sonuna kadar topraklarının katlanarak genişletilmesi yolunda kısa sürede çok mesafe kat ederek Bizans'ın yeniden canlandırılması amacıyla yürütülen her faaliyeti ya organize etmiş, ya desteklemiş, ya da faaliyeti bizzat icra etmiştir. M. Kemal'in "bir fesat ve hıyanet ocağı" olarak gördüğü ve tarihî süreç içerisinde devlet ve millet aleyhine faaliyetleri göz önünde bulundurulan Patrikhane'nin Lozan görüşmeleri sırasında Misak-ı Millî sınırları dışına çıkarılmak istenmesine rağmen, Hristiyan Bloğun direnci ve ısrarı nedeniyle başarılı olunamamıştır. Türkiye Cumhuriyeti sınırları içinde kalan 1500-2000 Ortodoks Rum tebaanın sadece dinî vecibelerini yerine getirmek üzere topraklarımız üzerinde kalmasına izin verilen Rum Patrikhanesi, bugün demokratik ve laik Türkiye Cumhuriyeti'nin köklü bir kurumu olarak diğer Türk kurumları gibi Devletin istiklali ve Cumhuriyetin bekası için üzerine düşen görevi yapmak zorundadır.
Restricted
Jonas King's missionary activities in two realms-Ottoman Greece and palestine
(Bilkent University, 2018) Haji-Zada, Javid; İbrahimzade, Samir; Garayeva, Lamiya; Mirzayev, Farid; Ejaz, Muhammad Fahad
Bu Makale, “Jonas King’in misyoner teknikleri, Filistin ve Yunanistan, iki farklı toplumda ne ile nasıl sonuçlandı?” sorusunu ele alıyor. Bu yazıda, öncelikle ABCFM ve Jonas King hakkında kısa bilgiler verilecektir. Makale onun misyoner faaliyetlerini ilişkide olduğu toplumlarda- Yahudilerle, Rumlarla, Araplarla ve Türklerle, incelemeye çalışacaktır. Bu aktivitelerin yanı sıra onun kullandığı teknikler de tartışılacaktır. Ayrıca, “mere-exposure” etkisi ile gözlem ve uyum süresinin önemi de incelenecektir. Bu makaledeki analizler kronolojik olarak vurgulanıp, önce 1822-27 arasında ve daha sonra 1828-32 arası Osmanlı Yunanistan'ında Filistin'i ele alacak şekilde açıklanacaktır. Yunanistan'ın Osmanlı İmparatorluğu'ndan kurtuluş kazanması nedeniyle, 1832'den sonraki faaliyetleri dikkate alınmayacaktır.
Restricted
Kardak krizi ve 4.mekanize piyade tugayının önemi (1996)
(Bilkent University, 2023) Yaman, Deniz Can; Ayaz, Muhammet Emin; Altan, Ateş Deniz; Şalap, Hasan Arda; Akkerman, Deniz Bahar
Türkiye ve Yunanistan arasındaki Ege bölgesinde anlaşmazlıklar 1996 yılında Kardak Krizi sebebiyle iyice gerilmiştir. Bu gerginlik sadece iki ülkenin değil, aynı zamanda NATO’nun da içerisindeki jeopolitik dengeleri alt-üst etmiştir. Türkiye ve Yunanistan, tarihleri boyunca toprak bütünlükleri, kültürel değerleri ve politik çıkarları birbirleriyle çakışan iki ülkedir. Hali hazırda birbirlerini sevmemek için birçok sebebi olan bu iki ulusun savaşın eşiğine gelişini ve ardından yaşanan olayları, 1996 yılında bölgenin en önemli askeri birliklerinden biri olan 4.Mekanize Piyade Tugayında askerliğini yapmış olan Ali Yaman’ın bakış açısıyla inceledik. Kendisi, 1996 Kardak Krizini bizzat yaşamış, o dönemde bölgedeki gerginliğin tavana çıkışına, Türkiye’nin Yunan kara sınırına en yakın Mekanize Piyade Taburunda görev yapmış bir tank komutanı olarak tanıklık etmiştir. Bu kriz iki ülke için de aslında yıllardır süren daha büyük bir çekişmeyi sembolize etmektedir ve Kardak adalarının akıbeti hala tartışma konusudur .
Restricted
Pilot Yüzbaşı Gültekin İnan'ın gözünden Kıbrıs Barış Harekatı
(Bilkent University, 2020) Aydın, Baran; Erbay, Kerem; Özyıldırım, Kayra Tan; Yılmaz, Barış; Çelik, Kaan
Kıbrıs, Güneybatı Asya'da bulunur ve Akdeniz'in Sicilya ve Sardinya'dan sonra üçüncü büyük adasıdır. Stratejik konumu sebebiyle değerli bir konuma sahip olan bu ada Yunanistan ve Türkiye arasında kalmıştır. İlk başta diplomasi denense dahi Kıbrıs Cumhuriyeti'nde Enosis gayesini yerine getirmek üzere darbe uygulandıktan sonra Türk kökenli kesime ırkçılık yapıp anayasanın artık ölü olduğunu söyleyerek Türklerin haklarını ellerinden alındı. İlave olarak Türklere çeşitli şiddet uyguladılar. Bunun üzerine Türkiye Kıbrıs üzerine garantör ülke sıfatına sahip bir ülke olduğu için müdafi savunma hakkından yararlandı ve birincisinin de olduğu 20 Temmuz 1974 tarihinde 2. Kıbrıs Harekatı'nı düzenler. Bütün askeri donanmanın birlik ve başarısı ile bu mücadelede Türkiye galip gelir. Ama asıl mercek altına alınan kısım askeri havacılık kısmıdır. Askeri havacılık bölümü çeşitli yerlerde pilotların anlık kararlarıyla, çeşitli operasyonlardaki başarılarıyla öne çıkmıştır. Bu çalışmada Kıbrıs Barış Harekatı'nda askeri havacılığın önemi ve etkisi, pilotların karşılaştığı zorluklar, üstlendiği roller ve savaş sonrası psikolojik durumları anlatılmıştır.
Restricted
Population exchange between Greece and Turkey after World War I - A retrospective view on the ghost village of Kayaköy
(Bilkent University, 2023) Kaanan, Hala; Jo, Hyeonjun; Khan, Isa Ahmad; Amirrashed, Ghazal; Khan, Mohammad Saad
1923 yılında gerçekleşen nüfus mübadelesi, Türkiye'den yaklaşık 1.5 milyon Rum ve Yunanistan'dan 500.000 Türk'ün zorla yer değiştirmesini içeren bir süreç olmuştur. Bu geniş çaplı hareketlilik, Greko-Türk Savaşı'nı takiben etnik olarak homojen devletlerin oluşturulmasını amaçlayan bir girişimdir. Nüfus mübadelesi sonucunda, önceden canlı bir Rum köyü olan Kayaköy, terk edilmiştir. Yaklaşık 2.000 kişilik bir nüfusa sahip olan köyün Rum Ortodoks sakinleri Yunanistan'a göç etmek zorunda bırakılmış, Yunan Müslümanları ise Kayaköy'e taşınmıştır. Bu durum, kasabanın demografik yapısında büyük bir değişikliğe yol açmıştır. Toplulukların yerlerinden edilmelerine rağmen, Rum ve Türk toplulukları arasında barışçıl birlikte yaşam örnekleri görülmüştür. Zaman içinde, köy sakinleri birbirlerini kabul etmiştir ve ortak bir anlayış geliştirmişlerdir. Bazı Rum ailelerinin, atalarının evlerini restore etmek, kültürel geçmişleriyle bağlarını yeniden kurmak ve Türk toplumuyla uyumlu bir birlikte yaşamı teşvik etmek amacıyla Kayaköy'e taşındığı görülmüştür. Günümüzde Kayaköy, nüfus mübadelesinin tarihi bir hatırlatıcısı olmanın yanı sıra farklı arka planlardan gelen bireylerin bir arada uyum içinde yaşayabileceği bir model olarak hizmet etmektedir. Zengin kültürel mirasını koruma çabaları ile birlikte, ilginç tarihi nedeniyle köy turistlerin ilgisini çekmektedir.
Open Access
Rethinking the 1999 Turkish-Greek rapprochement: the leadership, earthquake and civil society triad
(Uluslararası Stratejik Araştırmalar Kurumu, 2015) Yazgan, Nüve
The year of 1999 can be defined as breakthrough in relations between Greece and Turkey after the tumultuous years. Since the 1999 rapprochement, Turkish-Greek relations undergone a positive change that bilateral relations have improved dramatically. Turkish-Greek rapprochement is one of the complex foreign policy case with critical multiple actors involvement and shaped by the impact of internal and external elements. This research paper aims to contribute to the literature by examining the domestic determinants of the 1999 rapprochement. Therefore, this paper adopts bottom up focus by analyzing the intergovernmental and societal level dialogue that simultaneously occurred in both countries. I arg ue that several combined domestic factors helped the realization of the 1999 Turkish-Greek rapprochement process through bring ing about new perceptions of bilateral relations between Greece and Turkey. These domestic factors are the leadership of foreign ministers (Papandreou- Cem) in both countries, twin earthquakes that struck both countries (Izmit-Athens) and improving civil society efforts in both countries.
Restricted
Righteous among nations: Selahattin Ulkumen man who rescued people from utter defeat
(Bilkent University, 2021) Mansour, Noran; Haikal, Ahmed; Rafiq, Aziza; Junaid, Abdullah; Awan, Zain
This paper would discuss the life of Selahattin Ulkumen, a Turkish diplomat, and his heroics in 1944 when he was responsible for rescuing the lives of 42 Jews while stationed at the Island of Rhodes in Greece. The heroics of Ulkumen needs to be known as many are aware of the atrocities of the Holocaust in Nazi Germany but people like Ulkumen tried, to the best of their abilities, to save the lives of as many people as they could. Such efforts should not be lost to time. This paper will go through the life of Selahattin before his role in the gallant feat, the history of the Island and how the diaspora of the place used to coexist before the war and deportation of the Jews, also the sacrifices Ulkumen made both on a personal and a professional level would be discussed and later in life how he was remembered for it from the world. It is important that efforts like these are remembered and in future this paper can be used to find more people like Selahattin Ulkumen who cared not for nationality or religion but helped everyone as human outright. The tales of people like them need to be commonplace to encourage people of modern age to remember the importance of humanity and to not allow atrocities of the same scale to happen again.
Restricted
Türk-Yunan ilişkilerinde Kurtuluş Vapurunun önemi
(Bilkent University, 2023) Yoldaş, Enes; Demir, Ezgi; Budak, Başak; Arslan, Ata Muhammet; Sayarlıoğlu, Mehmet Fatih
İkinci Dünya Savaşı sırasında Almanya ve İtalya tarafından işgal edilen Yunanistan’da, büyük bir açlık ve sefalet ortaya çıktı. Normalde gıda ihtiyacını ithal eden Yunanistan, tarım faaliyetlerinin aksaması ve yirminci yüzyılın en ser t kışı ile yüz yüze kalması nedeni ile dışa bağımlı oldu. 1941 sonbaharından sonra Yunanistan’da "Büyük Açlık” diye tabir edilen dönem başladı. Yüz binlerce insanın açlık ve salgın hastalıklardan öldüğü bu dönemde, Yunanistan’a dostluk elini uzatan ilk ülke Türkiye oldu. Kızılay ve diğer yardım kuruluşlarıyla gıda maddeleri ve sağlık malzemeleri gönderen Türkiye, bu yardımları Kurtuluş Vapuru ile yaptı. Bu yardımların sembolü haline gelen Kurtuluş Vapuru, sadece maddi destek değil, aynı zamanda manevi destek de sağlayarak Atina’ya umut taşıyordu. Kurtuluş vapuru, altıncı seferine çıktığı sırada yoğun fırtına nedeni ile battı. Bu durum Türkiye’nin Yunanistan’a yaptığı yardımların önünü kesmedi. Kurtuluş Vapuru yerine Dumlupınar Vapuru ‘nu kiralayan Türkiye, yardımları kaldığı yerden devam ettirdi.
Restricted
Yunanistan Batı Trakya Türkleri'nin Türkiye'ye göç süreci: İki hikaye
(Bilkent University, 2020) Şanlı, Ceren; Karabulut, Ece Irmak; Gölcük, Muhammed; Torun, Öykü; Baran, Pelin
Yunanistan'da yaşamakta olan pek çok Türk olduğu gibi, birden fazla Türk köyü mevcuttur. Zamanla bu köylerde yaşayan Türkler, oluşturdukları azınlık ile, Batı Trakya Türkleri olarak adlandırılmıştır. 1939 ile 1986 yılları arasında Yunanistan Türk köylerinde yaşamış olan Batı Trakya Türkleri arasından Hacımehmetoğulları ve Rahim ailesi Yunanistan'daki hayatlarından ve Türkiye'ye göç etme süreçlerinden çeşitli kesitler sunarak yaşam tecrübelerini aktarmışlardır. Bu çalışmada, 1939 ile 1986 yılları arası baz alınarak, iki farklı ailenin göç süreçlerinde yaşadıkları çeşitli hikayeler, aileleri göçe iten sebepler, Türkiye'ye gelişlerinde Türkiye'nin sağladığı haklar ile Yunanistan'da kendi etnik kimliklerini ifade edebilmeleri, anavatan özlemleri, sosyal, ekonomik ve sosyokültürel açıdan incelenerek sunulmuştur.
Restricted
Yunanistan'da doğan bir Türk, Mümin Arap'ın gözünden, 1974 Kıbrıs Barış Harekatı’nın etkileri
(Bilkent University, 2024) Kortik, Seran Deniz; Arap, Alp; Kabak, Eylül; Yiğitel, Altay İlker
Bu araştırma projesinin amacı, Kıbrıs Barış Harekatı’nın sosyal ve politik anlamdaki etkilerini etnik kökeni Türk olup Yunanistan’da yaşamış ve orada çalışmış, her iki ülkenin vatandaşlarının da duygu ve düşüncelerini görmüş bir esnaf, aşçı olan Mümin Arap’ın bakış açısından incelemektir. Bunun yanında; araştırma iki ülke arasındaki siyasi gerilimin toplumlara ve siyasilere yansıyış biçimini incelerken, Yunanistan’da yaşamış bir Türk’ün gözünden Yunanistan Türklerinin yaşayışlarını ve karşılaştıklarını gün yüzüne çıkarmaktır.