Bir klasik eser olarak Carl Schmitt'in "Anayasa Öğretisi"

Date

2015

Editor(s)

Advisor

Supervisor

Co-Advisor

Co-Supervisor

Instructor

Source Title

İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Mecmuası

Print ISSN

2636-7734

Electronic ISSN

Publisher

İstanbul Üniversitesi

Volume

73

Issue

1

Pages

129 - 180

Language

Turkish

Journal Title

Journal ISSN

Volume Title

Attention Stats
Usage Stats
9
views
9
downloads

Series

Abstract

Carl Schmitt’in 1928 tarihli “Anayasa Öğretisi” kitabı, yayınlandığı dö­nemde üzerinde çok tartışılan bir kitap olduğu gibi, bugün de hâlâ güncelliğini korumaktadır. Fransız Devrimi’yle kurulan burjuva hukuk devletinin anayasakoyucu iktidar olarak halkın siyasal temsil talebiyle ilişkisini, 19. yüz­yılın çağdaş Batı devletlerini esas alarak inceleyen Schmitt, hukuk devleti ile demokratik devlet ilkesinin her zaman birbiriyle uyumlu bir ilişki içinde olma­dığını göstermektedir. Buna karşılık Schmitt, Weimar Anayasası’nın değiştiri­lemez ilkeler içermemesine ve sadece nitelikli çoğunlukla anayasa değişikliği yapılmasını öngörmesine rağmen, pozitif anayasa kavramından yola çıkarak, halkın varoluşsal siyasal tercihlerinin değiştirilemez bazı anayasal ilkelerin varlığını kabulü zorunlu kıldığını ileri sürmektedir. Schmitt’in “klasik” sıfatını hak eden bu eseri, devrim ve darbe ya da toplumsal dönüşüm ikiliğinde sıkışan ve anayasal krizler yaşayan toplumların anayasal sorunlarına çözüm arayı­şında eşsiz bir hazine niteliği taşımaktadır.


Carl Schmitt’s book “Constitutional Theory” of 1928, a work widely discussed during the time when it was first published, still remains relevant as of today. Upon analysing the relation between the bourgeois state governed by the rule of law established with the French Revolution and the demand of the people for political representation as constituent power based on contemporary Western states of 19th century, Schmitt showed that the principles of the rule of law and democratic state does not always correlate with each other. On the other hand, led by the concept of positive constitution, Schmitt asserts that the existentialist political choices of the people necessarily require unamendable constitutional provisions, despite the fact that the Weimar Constitution not including unamendable provisions but merely providing for qualified majority for constitutional amendments. Schmitt’s work, which deserves being called as a “classic”, constitutes a unique treasure seeking for solutions for societies experiencing constitutional crisis stuck within the dichotomy of revolution and coup d’Etat or social transformation.

Course

Other identifiers

Book Title

Degree Discipline

Degree Level

Degree Name

Citation

Published Version (Please cite this version)