Türk anayasa hukukunda milli güvenlik kavramı
Date
Authors
Editor(s)
Advisor
Supervisor
Co-Advisor
Co-Supervisor
Instructor
Source Title
Print ISSN
Electronic ISSN
Publisher
Volume
Issue
Pages
Language
Type
Journal Title
Journal ISSN
Volume Title
Series
Abstract
Bu çalışma, milli güvenlik kavramını Türk anayasa hukuku boyutuyla ele almayı amaçlamaktadır. Milli güvenlik, II. Dünya Savaşı sonrasında hukuk metinlerine girmiş, ilk kez ABD tarafından 1947 yılında çıkarılan Milli Güvenlik Kanununda yer almıştır. Günümüzde milli güvenlik kavramına hem uluslararası sözleşmelerde hem de çeşitli ülke anayasalarında rastlanmaktadır. Kavram uluslararası sözleşmelerde özgürlükleri sınırlama sebebi olarak, ülke anayasalarında ise özgürlükleri sınırlama sebebi olarak düzenlendiği gibi, milli güvenliği sağlamaktan sorumlu devlet organlarını ve bu amaçla oluşturulan kurumsal yapıların görev ve yetkilerini belirleyen hükümlerde de yer almaktadır. Türk hukukuna ise ilk kez 1961 Anayasası ile girmiş olan milli güvenlik, 1982 Anayasası'nda da yer almaktadır. Kavram her iki anayasada hem özgürlükleri sınırlama sebebi olarak düzenlenmiş, hem de yürütme organının görev ve sorumlulukları ile ilgili hükümlerinde yer almıştır. Bu sebeple bu çalışmada milli güvenliğin Türk anayasalarındaki düzenlenişine sadık kalınmış, kavram kişi özgürlükleri ve kurumsal sorumluluk yönünden incelenmiştir. Bu doğrultuda, çalışmada milli güvenlik ilk olarak kavramsal açıdan ele alınarak kapsamı ve tanımına yer verilmiş, kavramın 1961 ve 1982 Anayasası dönemlerinde yargı organları tarafından nasıl yorumlandığı anlatılmıştır. Kişi özgürlükleri yönünden ise milli güvenliğin özel sınırlama sebebi olarak düzenlenmesi ve anayasanın 13. maddesinde yer alan ölçütlerin her birinin milli güvenlik yönünden uygulanışı, ilgili Anayasa Mahkemesi kararları çerçevesinde ele alınmıştır. Milli güvenliğin özel sınırlama sebebi olarak düzenlenmediği hak ve özgürlükler yönünden ise, konu genel sınırlama rejimi kuralları çerçevesinde ele alınmıştır bu bağlamda milli güvenliğin hak ve özgürlükler açısından anayasal sınır olup olmayacağı Anayasa Mahkemesi kararları ışığında ve doktrindeki görüşlerden yararlanarak incelenmiştir. Son olarak çalışmada milli güvenlik kurumsal sorumluluk yönünden ele alınmış, bu bağlamda milli güvenliğin sağlanmasından sorumlu devlet organları ile MGK başlıkları altında 2017 yılı anayasa değişikliği sonrasındaki gelişmelerle birlikte değerlendirilmiştir.
This study aims to address the concept of national security with the dimension of Turkish Constitutional Law. National security, entered legal texts after World War II, and was first included in the National Security Law enacted by the USA in 1947. Today, the concept of national security is encountered both in international conventions and in the constitutions of various countries. In international conventions, the national security is regulated as a reason for limiting freedoms. But in various country constitutions, it is is regulated not only as a reason for limiting freedoms it is also referred for constitutional responsibility for ensuring national security. National security, which entered Turkish Constitutional Law for the first time with the 1961 Constitution, is also included in the 1982 Constitution. The national security concept is regulated in Turkish constitutions as a reason for limiting freedoms and in the provisions regarding the duties and responsibilities of the executive branch. For this reason, in the study, the regulation of national security in the Turkish constitutions was adhered to and the concept was examined in terms of personal freedoms and institutional responsibility. In this direction, in this study, firstly, national security is handled conceptually and its scope and definition are given, and how the concept is interpreted by the judicial organs in the 1961 and 1982 Constitutional periods is explained. In terms of personal freedoms, the regulation of national security as a special reason for restriction and the application of each of the criteria in article 13 of the Constitution in terms of national security are discussed within the framework of the relevant Turkish Constitutional Court decisions. In terms of rights and freedoms, where national security is not regulated as a special reason for restriction, the issue has been handled within the framework of the general restriction regime rules, and in this context, whether national security will be a constitutional limit in terms of rights and freedoms has been examined in the light of the decisions of the Turkish Constitutional Court and by using the views in the doctrine. Finally, in the study, national security was discussed in terms of institutional responsibility, and it was evaluated under the headings of the state organs responsible for ensuring national security and the MGK together with the developments after the 2017 constitutional amendment.