Roma hukukunda sözleşmesel bona fides (dürüstlük kuralı) kavramı ve çağdaş hukuka etkisi
Date
Authors
Editor(s)
Advisor
Supervisor
Co-Advisor
Co-Supervisor
Instructor
Source Title
Print ISSN
Electronic ISSN
Publisher
Volume
Issue
Pages
Language
Type
Journal Title
Journal ISSN
Volume Title
Attention Stats
Usage Stats
views
downloads
Series
Abstract
Bona fides, dürüstlük ve sadakat etik değerlerinin hukuk kuralı haline gelmesinin temel örneklerindendir. Roma usûl hukukunda doğmuş, daha sonra sözleşmeler bakımından önemle uygulanmaya başlamış olan ilke, çağdaş sözleşmeler hukukunda dü-rüstlük kuralı olarak karşımıza çıkmakta ve sözleşmeleri yorumlayıcı, tamamlayıcı, düzeltici ve borç doğurucu işlevler göstermektedir. Bu işlevleri dolayısıyla geçmişten bu yana pek çok farklı doktrinin do-ğuşuna da kaynaklık etmiş olan bona fides, sadece ulusal hukuklar bakımından değil değişen sosyo-ekonomik paradigma neticesinde uluslarüstü metinler açısından da büyük rol oynamaya başlamıştır. Nitekim bona fides, hukukun küreselleşmesi için ihtiyaç duyulan ulu-sal hukuk kurallarının katılığını aşacak esnekliğe sahiptir.
Bona fides is one of the essential examples of the transition of ethical values into legal rules. The principle which was born in the Roman procedural law and which has started to be utilized in contracts, is reflected as the rule of good faith in contemporary contract law and contains interpretative, supplementary, corrective and creative functions in terms of obligations and contracts. Bona fides as the source of many different doctrines from past to present because of such functions, has started to play a major role not only for the national laws but also for supranational legal texts after the change of the socio-economical paradigm. Indeed, bona fides has the elasticity which is needed to overcome the firmness of national legal rules for the globalization of law.