Browsing by Subject "Ceza infaz kurumları"
Now showing 1 - 1 of 1
- Results Per Page
- Sort Options
Item Open Access Ceza infaz kurumlarının özelleştirilmesi(Seçkin Yayıncılık, 2019) Orhan, UğurCeza infaz kurumlarının bugünkü anlamıyla (tam özel model) özelleştirilmesi 1984 yılında gerçekleştirilmiştir. İlk kez Amerika Birleşik Devletleri’nde bir ceza infaz kurumunun özelleştirilmesini takiben, Anglo-Amerikan hukuk sisteminin hâkim olduğu diğer ülkelerde de ceza infaz kurumlarının özelleştirilmesine başlanmıştır. Kıta Avrupası hukuk sisteminin hâkim olduğu ülkelerde tam özel model çerçevesinde olmasa da yarı özel model çerçevesinde özelleştirmeler yapılmıştır. Bir dönem Türkiye Cumhuriyeti’nde tam özel model savunulmuşsa da bu yöntemle özelleştirme yapılmamıştır. Bunun yerine, Türkiye’de, özel sektörden hizmet alınması şeklinde yarı özel modelde özelleştirmeler (örneğin yemek hizmetleri, hapishane yapımı gibi) yaygın hale gelmiştir. Tam özel modelin amaçlarını, yüksek maliyetin düşürülmesi ve gelir sağlanması, infaz kurumlarının standartlarının yükseltilmesi olarak sıralamak mümkündür. Türkiye’de ise, üçüncü bir amaç olarak, devletin ceza infaz kurumları üzerinden yıpratılmasının önüne geçilmesi öne sürülmüştür. Özel ceza infaz kurumlarının uygulaması değerlendirildiğinde, özelleştirmenin amaçlarının başarısız olduğu kolayca söylenebilir. Dahası, özel ceza infaz kurumlarına sahip devletler daha sert eleştirilmektedir. Bu bağlamda, devlet, ceza infaz kurumlarını özelleştirse bile hukuken sorumlu olmaya (örneğin, devletin gözetim sorumluluğu gibi) devam etmektedir. Ceza infaz kurumlarının özelleştirilmesine dair sorulması gereken son soru ise şöyledir: özelleştirme, cezalandırma yetkisinin devri anlamına mı gelmektedir? Cevap olumluysa, bu hukuken mümkün müdür?