Browsing by Subject "Realistic texts"
Now showing 1 - 1 of 1
- Results Per Page
- Sort Options
Item Open Access Nev'î-zâde Atâyî'nin üç mesnevisinde cinsel söylemler ve iktidar ilişkileri(2014) Yerlikaya, AslıDivan edebiyatının ana konusu olan aşk, ideal aşktan günlük hayattaki cinselliğe kadar geniş bir alanı kapsamaktadır. Oysa bu alanda yapılan çalışmalar incelendiğinde araştırmacıların genellikle ideal aşka yoğunlaştığı, müstehcen konulara gereken önemi vermedikleri görülmüştür. Bu alanda yapılan az sayıdaki araştırmada müstehcenlik genellikle “tabu” konu olarak görüldüğü için ya tasavvufi bakış açısıyla üzeri örtülmüş ya da divan edebiyatını dışlamanın bir aracı olarak belli ideolojik amaçların aracı olarak kullanılmıştır. Bu nedenle, bu çalışmada oluşan bu boşluğun doldurulması amaçlanmış; divan edebiyatında gerçekliği yansıtması bakımından tartışmasız olan Atâyî’nin üç mesnevisinden (Sâkînâme, Nefhâtü’lezhâr, Sohbetü’l-ebkâr) yola çıkılarak dönemin toplumsal yapısını somut olarak anlamak ve edebiyat-toplum ilişkisi çerçevesinde toplumdaki cinsellik anlayışını ortaya koymak bilimsel bir nesnellik çerçevesinde hedeflenmiştir. Tüm bu tespitlerde Michel Foucault’un cinsel söylem ve iktidar kavramlarından yararlanılmıştır. İncelemenin “Birinci Bölüm”ünde Nevʻî-zâde Atâyî’nin Nefhâtül-ezhâr ve Sohbet’ül-ebkâr mesnevilerinde müstehcen konulara yer verildiği tespit edilirken, Sâkînâme’nin konularının müstehcen olmadığı belirlenmiş; cinsel söylemlerin ise mesneviler boyunca daha zarif söyleyişten ayıp sayılana olana doğru üç boyutta ilerlediği görülmüştür. Çalışmanın “İkinci Bölüm”ünde ise mesnevilerde yer alan bu realist müstehcen hikâyelerin ve Atâyî’nin ahlaki öğütlerinin, 17. yüzyıl iktidarı ve iktidar ilişkileri hakkında bilgiler verdiği görülmüştür. Toplumu uyarmaya yönelik bu ahlaki nasihatlerle Atâyî, öteki üzerinde güç kazanmakta ve mikro düzeyde bir “iktidar” oluşturmaktadır. Bu çalışmada da bu iktidarın arzu, kadın, kulampara ve ceza kavramları ile olan ilişkisi üzerinde durulmuş; Atâyî ve Atâyî’nin de temsilcisi olduğu bu erkek elit grubun iktidarının 17. yüzyıl Osmanlı Devleti’nde iktidar ilişkilerinin yapısında nasıl bir rol üstlendiğine odaklanılmıştır.