Yüzlerce yıllık bir gelenek: "Binicilik" ve Türkiye Binicilik Federasyonu
Date
Editor(s)
Advisor
Supervisor
Co-Advisor
Co-Supervisor
Instructor
BUIR Usage Stats
views
downloads
Series
Abstract
Binicilik Türk kültürüne günümüzden yaklaşık dört bin yıl önce girmiştir. O dönemde İskitler atı ilk evcilleştiren ve askeri alanda kullanan Türk toplumu olmuştur. Atlar, tarihte çok değerli bir silah olarak görülmüş, günümüze kadar da sayısız savaşta rol almıştır. Türklerin bu alandaki birçok başarısı da atları ve binicilerin hünerleri sayesinde olmuştur. Fakat Türk toplumu için binicilik sadece savaşlarla sınırlı kalmamıştır. Türkler atçılığı günlük yaşamlarının içine katmışlardır. Yerleşik hayattan uzak bir toplum olmasından dolayı ulaşımda ve ekonomik alanlarda da atlar kullanılmaktadır. Bunların yanında atlı sporlar eski dönemlerden beri popüler olmuştur. Günümüzde bu spora ilgi azalsa da hala at tutkunları vardır. Türk çocukları, doğumlarından itibaren atlarla iç içe büyümüşlerdir. Bu, atların Türk kültüründeki temelini nesilden nesile güçlendirmiştir. Cumhuriyetin ilk yıllarında da binicilik sporu önemini korumuştur. 1923 yılında Türkiye Binicilik Federasyonu kurulmuştur. Federasyonlar beraber birçok binicilik okulu kurulmuş ve uluslararası alanda yarışmalara katılabilmek için adımlar atılmıştır. Günümüze kadar toplam beş adet olimpiyat oyununa katılan Türk Milli Binicilik Takımı, onlar haricinde Balkan Turnuvaları ve benzeri yarışmalara katılmıştır. Bu yarışmalarda birçok derece elde edilmiş ve ödüller kazanılmıştır. İlk cumhurbaşkanlarından Mustafa Kemal Atatürk ve İsmet İnönü de desteklerini ve gururlarını açıkça belli etmişlerdir. Zamanla popülerliğini kaybeden binicilik sporu 1960 yıllarında olan askeri harekat ve uluslararası sorunlar nedeniyle bir düşüş sürecine girmiştir. Federasyonun uğraşları sayesinde sonunda Türk binicilik sporu tekrar yavaş yavaş eski halini almaktadır. Binicilik sporu günümüzde eskisi kadar popüler olmasa da, bu uğraşlar sayesinde günden güne gelişmektedir.
Horsemanship was integrated into Turkish culture as far as four thousand years before today. Scythians was the first Turkish people to tame horses and use them in military. Horses, in the past, were seen as highly valuable weapons and took part in countless battles. However, for Turkish people, horsemanship was not limited to wars. Turks used horses in their daily lives. For they were not stationary people, they used horses in transportation and economic areas. Furthermore, equestrian sports have been popular for a long time. Even though, substantial interest was lost in this area of sports, still there exists passionate people. Turkish children lived with horses since birth. This stiffened the foundation of horses in Turkish culture. In early years of Republic, equitation held its importance. In the year of 1923, Turkish Equitation Federation (TEF) was founded. As with TEF, many equitation schools were built and efforts were made to join international competitions. Until today, Turkish National Equitation Team competed in five Olympics as well as Balkans tournaments. In these competitions, many times Turkish national team placed high in rankings and received awards. First Prime Minister Mustafa Kemal and İsmet İnönü showed their support and appreciation. Slowly losing its popularity, equitation went under regression because of problems regarding military operations. Turkish Equitation finally takes its place as it had in the past because of efforts of the Turkish Federation. Even though, it is not as popular as it was, progress is made thanks to the efforts.