Akkaya, Y.Gürkaynak, R. S.2015-07-282015-07-282012-06-011300-610Xhttp://hdl.handle.net/11693/131182001 krizi Türkiye iktisat tarihinde önemli bir milattır. Bu makalede kriz sonrası dönemi 2002-2006 ve 2007-2012 alt dönemlerinde inceliyoruz. 2002-2006 güçlü bir stabilizasyon programının başarıyla uygulandığı, ekonominin normalleştiği bir dönemdir. Daha yakın döneme ilişkin başlıca hususlar ise (i) 2006 sonundan beri genel bir iktisat politikası boşluğu olduğu, (ii) cari açığın düzey olarak çok yüksek bir platoya yerleştiği ve bunun artık eskisi gibi bütçe açığı tarafından sürüklenmediği, (iii) ekonominin karşılaştığı yeni risk ve sorunlar eskilerinden farklı olduğu için kurumsal yapının bunlara karşılık vermekte zorlandığı, (iv) bu nedenle toplam kredi büyümesi, cari açık ve bunun finansmanı gibi konuların sahipsiz kaldıkları ve aslında bunlardan sorumlu olmayan Merkez Bankası’nca sahiplenildikleri ve (v) elinde bu sorunlar ile baş etmek için uygun araçlar olmayan Merkez Bankası’nın bu çabasının kurumsal olarak MB için ve bir bütün olarak Türkiye ekonomisi için önemli maliyetler doğurduğudur. Makalede birçok değişik bağlamda vurgulanan husus herhangi bir amacın vazife olarak verildiği kurumun o amaca ulaşmak için gereken araçları haiz kurum olması gerektiğidir.The 2001 crisis is an important milestone in Turkish economic history. In this paper we evaluate the post-crisis period focusing on the 2002-2006 and 2007-2012 sub periods. 2002-2006 is a period of normalization of the economy, owing to a strong stabilization program. The more recent period is characterized by (i) the absence of a coherent economic policy framework since the end of 2006, (ii) the current account deficit moving to a very high level and no longer being principally determined by the budget deficit as before, (iii) the inadequacy of the institutional framework to address the new, post-stabilization problems, (iv) problems such as credit boom, current account and its financing, which are not “owned” by any policymaking institution being addressed by the Central Bank, and (v) the Central Bank, as it does not have appropriate tools at its disposal to address such problems, creating an efficiency loss in policymaking and an institutional cost for itself. In several different contexts we emphasize the importance of giving a mandate to a policymaking institution that has the tools to achieve the mandate.EnglishTurkish economyMonetary policyRequired reservesInterest rate corridorPolicy rate varianceTürkiye ekonomisiPara politikasıZorunlu karşılıkFaiz koridoruFaiz varyansıCari açık, bütçe dengesi, finansal istikrar ve para politikası: Heyecanlı bir dönemin iziArticle10.3848/iif.2012.315.93191308-4658